Saturday, May 9, 2009

¡Tekrar Merhaba!



Sevgili İnternet Sitesi,

Senden özür dileyen ve yapılan hatalardan bahseden uzun bir mesaj yazacaktım ama vazgeçtim. Çok konuşmak, saçmalamak istemiyorum.                 ...(geç mi kaldım?)

Sonuç olarak: artık Barış'ma zamanı (ha ha!). Senden korkmuyorum. Sen de benden korkma. Kabul edelim birbirimizi. 

Arkadaşlar, hazır mıyız? O halde başlayalım:

Yukarıda gördüğün şey bir "plüviyometre". Yani bir "yağışölçer". Bu çizim "Bilim Çocuk" dergisi için "hazırlandı" (tırnak işaretlerini iyice abartalım mı?  ...hayır). Resimlediğim yazı ölçü aletlerinden bahsediyor. Yani çeşit çeşit ölçü aleti çizdim. Ancak bu plüviyometrenin kalbimde özel bir yeri var. Açıklaması zor. Ama o plüviyometrenin olduğu ormanda (genelde ormanlara konmuyorlar heralde ama benimki neredeyse amazon ormanlarında tek başına takılan bir yağışölçer), yağmur altında durmak iyi bir fikir gibi geliyor bazen.

Onunla ilgili o kadar. Başka neler vardı sevdiğim...gravimetre! Gravimetre de yerçekimini göstermek için yerden çıkan elektrik-vari dalgalar çizdim. Rüzgarölçer...(şapkalı "a" yok mu?) æß@∑´®†¥üiöπ¨~æß∂ƒğ^∆¨¬´æ`Ω≈ç√∫~µ≤≥÷|¡™#$∞§{[]}\≠

yokmuş. Vardır heralde de ben bulamadım.

Uzatmayalım. Bu günlük bu kadar. Bak acısız oldu. İstediğim gibi bir yazı oldu mu? Emin değilim. Ama bir başlangıç. Esas sınav gerisini getirmek olacak. O yüzden seni heyecanlı bir "arkası yarın mı?" ile başbaşa bırakıyorum.

Görüşürüz,
Doogie

1 comment:

Aslı said...

¡Hola!
Baris Bey, dondugunuze cok sevindim, bu sayfalari bos gormek bizi uzuyordu... Plüvyometreye (umarim dogru yazabilmisimdir) gelince... O bir tur ruhani lider olabilir mi? Sanirim boyle dusunuyorum...
Hasta luego...